Ortadoğu'da tansiyon bir kez daha zirveye çıktı. İsrail ve İran arasındaki karşılıklı saldırılar, iki ülkeyi açık savaşa sürükledi. İsrail’in hava harekâtıyla başlayan kriz, İran’ın ağır misillemesiyle devam ediyor.
İsrail, 13 Haziran sabahı başlattığı operasyonla İran’ın Kum, Natanz, İsfahan ve Tahran’daki askeri ve nükleer altyapılarını hedef aldı. Uzun menzilli füzelerle gerçekleştirilen saldırılarda çok sayıda üst düzey İranlı komutan ve bilim insanı hayatını kaybetti. Tahran’da patlama sesleri sabaha kadar kesilmedi.
İran ise cevap vermekte gecikmedi. 14 Haziran gecesi, İsrail’e yönelik 150’nin üzerinde füze ve 100’den fazla İHA saldırısı düzenledi. Tel Aviv, Hayfa ve Bat Yam gibi büyük şehirlerde sirenler çaldı. Demir Kubbe hava savunma sistemi birçok füzeyi imha etse de, bazıları hedeflerine ulaştı. Saldırılarda çok sayıda sivil hayatını kaybetti, yüzlercesi yaralandı.
İsrail’de büyük şehirlerde yaşam adeta durdu. Halk sığınaklara çekilirken, hava sahası tamamen kapatıldı. İran’da ise saldırılar sonucu savunma tesislerinde ağır hasar oluştu. Elektrik ve iletişim altyapısı da sekteye uğradı.
ABD, tarafları itidale çağırsa da olası bir saldırıya karşı hazır olduklarını duyurdu. Çin, İsrail’i kınarken, İngiltere bölgeye savaş uçaklarını konuşlandırdı. Türkiye ve Mısır ise “Ortadoğu’yu topyekûn savaşa sürüklemeyin” çağrısında bulundu.
İran ile ABD arasında devam eden nükleer müzakereler, yaşanan gelişmeler sonrası belirsizliğe girdi. Tarafların diplomatik çözüm yollarına geri dönmesi beklenirken, şu an sahada silahlar konuşuyor.
Bu kriz, sadece iki ülkeyi değil, tüm bölgeyi ve hatta küresel dengeleri tehdit ediyor. Yeni gelişmeler oldukça haber sitemizden takip edebilirsiniz.